AĞIZ, DİŞ VE ÇENE CERRAHİSİ

Ağız, Diş ve Çene Cerrahisinde, ağız içerisindeki tüm yumuşak dokuların (dil, yanak, dudak, tükürük bezleri vb.) dişlerin, çenelerin ve çene ekleminin her türlü rahatsızlığının ve hastalığının teşhisi ve cerrahi tedavileri gerçekleştirilir.

1. DİŞ ÇEKİMİ:
Ağız sağlığını tehdit eden çeşitli sorunlar, diş çekimini zorunlu kılabilir. Aşırı diş çürümesi, diş enfeksiyonu, ortodontik tedavi ile bağlantılı işlemler gibi sorunlar diş çekimini gerektirebilir. Ayrıca, kemoterapiye tabi tutulan veya organ nakli yaptırmış kişilerin ağız sağlığını korumak için diş çekimine ihtiyacı olabilir.
Birçok hasta çekim öncesinde ağrı sorunu yaşarken, doğru şekilde uygulanan diş çekimi uygulaması neredeyse ağrısızdır ve hızlı bir iyileşme süresine sahiptir. Hastalar, uygulama sonrası makul bir süre içinde normal fonksiyonlarına devam edebilirler. Tecrübe yalnızca ağız sağlığı koşulları için değil, tüm tıbbi koşullar söz konusu olduğunda önemlidir. Diş çekiminde uygulanan kuvvetten çok çekim tekniği önemlidir. Modern ekipmanlarla donatılmış polikliniğimizde, alanında uzman hekimlerle diş çekimi işlemini güvenle yaptırabilirsiniz.

DİŞ ÇEKİMİ NASIL YAPILIR?
Görünür dişlerin çıkarılması basit bir çekim prosedürü ile yapılabilirken, kırılan veya yüzey altında kalan dişler, daha ciddi cerrahi bir operasyon gerektirebilir. Tedaviye başlamadan önce, hekiminiz dişinizin bir röntgenini çeker. Tüm koşulların stabil olduğundan veya tedavi edildiğinden emin olmak için çekim öncesinde antibiyotik reçete edilebilir.
Diş çekimi dişinizin görünür veya etkilenmiş olmasına bağlı olarak basit veya cerrahi olarak gerçekleştirilebilir. Görülebilen dişlerin çoğu, basit bir ekstraksiyon işlemiyle çıkarılabilir. Hekiminiz, bölgeyi uyuşturmak ve ağrıyı hissetmenizi engellemek için lokal bir anestezi enjekte eder ve dişi ileri geri sallamak için elevatör adı verilen bir alet kullanır. Diş gevşedikten sonra forseps ile dikkatlice alınır. Bu prosedür tipik olarak sadece lokal anestezi (enjeksiyon) gerektirir ve genellikle sadece birkaç dakika sürer. Diş çıkarıldıktan sonra, oluşan boşlukta bir kan pıhtısı oluşur. Diş hekimi kanamayı durdurmak için boşluğu bir gazlı bez ile dolduracaktır.

Aşağıdaki durumlarda daha karmaşık teknikler ve cerrahi bir ekstraksiyon gerekebilir:
• Diş, diş eti çizgisinde kırıldıysa,
• Diş henüz görünür seviyeye gelmediyse,
• Diş geniş veya kavisli köklere sahipse.
Cerrahi bir diş çekimi sırasında kombine anestezi uygulamaları yapılabilir. Her iki yöntem de baskı veya çekilme hissine rağmen, neredeyse ağrısızdır.

DİŞ ÇEKİMİNDEN SONRA BAKIM NASIL YAPILMALIDIR?
Diş bakımı, dişin çekilme türüne göre farklılık gösterse de genellikle 7 ila 10 gün içinde iyileşmeyi bekleyebilirsiniz. Bu süreç içinde çekilen dişin yerinde oluşan kan pıhtısını yerinde tutmak için elinizden gelenin en iyisini yapmanız önemlidir çünkü kan pıhtısı dokunun yeniden oluşturulmasına yardımcı olacaktır. Pıhtının yerinden çıkması oldukça ağrılı olabilen ve kuru soket denilen komplikasyona neden olabilir.
Diş çekildikten sonra ağrıyı yönetmek en önemli önceliktir çünkü çoğu insan diş çekildikten sonra bir miktar rahatsızlık veya ağrı hisseder. Diş hekiminiz, enfeksiyonu tedavi etmek veya önlemek için antibiyotikler reçete edebilir. Buz uygulaması, çene veya yanaklarda herhangi bir şişliği azaltabilir. Genel olarak, şişlik ve kanama, diş çekiminden sadece bir veya iki gün sonrasına kadar devam eder. Diş çekilmesinden kaynaklanan ağrılar ise birkaç gün sonra kesilir.

2. GÖMÜLÜ DİŞ ÇEKİMİ:
Diş çene yapısındaki yer darlığından dolayı diş eti, bir başka diş ya da kemik altında gömülü kalabilir. Gömülü dişler, vücudun gelişim sürecinde ortaya çıkar. Kimi hastalarda ısırma ve çiğneme işlevlerinde yardımcı olurken kimi hastalarda ağız ve diş sağlığına hatta genel sağlığa zarar verecek şekilde gelişim gösterebilir.
Gömülü dişler genel kanının aksine sadece üst ya da alt çenede yerleşik olmayabilir. Sinüsler, kafatası kemikleri, tümöral kistler gibi vücudun çeşitli bölgelerinde çıktığı gözlemlenen vakalar da mevcuttur. Dişin gömülü kalması,
yer darlığı sebebiyle olduğu kadar genetik nedenlere bağlı olarak da gelişebilir.

GÖMÜLÜ DİŞLERİN ÇEKİLMESİ GEREKEN DURUMLAR NELERDİR?
Gömülü dişler yarı gömülü olmaları durumunda bazı problemlere neden olabilirler. Gömülü dişlerin çekilmesini gerektiren durumlar:

Çürük: Ağız hijyenine dikkat edilmediği takdirde tükürük, bakteri ve yemek artıkları yarı gömülü dişin etrafına birikir. Bu ise gömülü dişin ya da yanındaki dişin çürümesine neden olur. Bu tip çürüklerin ise temizlenmesi oldukça zordur ve enfeksiyon riski yüksektir.

Diş Eti Enfeksiyonu: Gömülü dişler yarı sürüldüğü zaman dişeti altına bakteri birikerek enfeksiyona neden olmaktadır. Enfeksiyon ise ağız kokusu, ağrı, şişlik ve daha sonraki aşamalarda ağız açmada zorluk yaşanması gibi rahatsızlıklara sebep olabilir.

Ortodonti Tedavisi Öncesi: Genç hastalarda diş kavisini ve diş dizilimini düzeltmek amacıyla ortodonti tedavisi yapılmaktadır. Gömülü dişler çekilmediği takdirde çıkmaya çalıştıkları zaman kendilerine yer bulmak amacıyla özellikle ön dişlerde çarpıklara neden olmaktadır. Ortodonti tedavisinin başarıyla tamamlanabilmesi için öncelikle gömülü diş tedavisinin yapılması gerekir.

Kist Oluşumu: Gömülü dişin etrafında bulunan dokularda gömülü dişe bağlı olarak kist oluşabilir. Kistler ise kemik dokunun zarar görmesine, çenede genişlemeye ve yakın dişlerin zarar görmesine sebep olabilir. Gömülü dişin çekilmesi bu bölgede ileri seviyede oluşabilecek kistlerin ve kemik kayıplarına kadar varabilecek risklerin önüne geçer.

Protez Diş Tedavisi Öncesi: Protez yaptıracak hastaların öncelikle gömülü diş tedavisi görmesi gerekir. Gömülü dişlere müdahale edilmeden protez tedavisine başlanırsa diş etindeki yumuşak dokularda tahriş meydana gelir. Ayrıca ilerleyen zamanda gömülü diş çıkmaya çalıştığında protezin çıkarılması ve yeniden takılması gibi durumlarla karşı karşıya kalınabilir.

GÖMÜLÜ DİŞLER NE ZAMAN ÇEKTİRİLMELİDİR?
Genç yaşlarda, olgunluk dişlerinin kökleri tam olarak gelişmediği ve doku daha yumuşak olduğu için cerrahi işlem daha kolay yapılabilmektedir. Yaş ilerledikçe diş kökleri gelişeceği için tedavi güçleşebilir. Gömülü diş tedavisinde genellikle hastalar kendilerini rahatsız edecek bir durumla karşılaşana kadar beklemektedir. Ancak bu işlemi geciktirmek doğru değildir. Erken yaşta yapılan gömülü diş tedavilerinde iyileşme daha hızlı gelişmektedir. Gömülü diş tedavilerinde diş hekimleri erken müdahaleyi tavsiye etmektedir. İlerleyen yaşlarda komplikasyon riski artmakta ve iyileşme süreci yavaşlamaktadır.

GÖMÜLÜ DİŞ AMELİYATI NASIL OLUR?
Gömülü diş ameliyatının kolaylığı ya da zorluğu dişin bulunduğu yer, pozisyonu ve kök oluşumu gibi bazı durumlara bağlıdır. Gömülü diş, pozisyonuna bağlı olarak bütün halinde veya köklere ayırılarak çıkarılır.
Gömülü diş çekimi lokal anestezi, damar yolu ile sedasyon ya da genel anestezi altında yapılır. Hastanın genel sağlığı için hangi yöntemin uygun olduğuna doktor karar verir. Gömülü diş operasyonlarında bölgenin anatomisi incelenip uygun ve yeterli anestezi uygulanır böylece hasta operasyon sırasında hiçbir ağrı hissetmez. Ameliyat esnasında kemik polikliniğimizin kullandığı son teknoloji ürünü cihazlarıyla kaldırılır ve diş çekimi kolayca yapılır. Çekim sonrasında bölgeye dikiş atılır.

GÖMÜLÜ DİŞ AMELİYATI SONRASI YAPILMASI GEREKENLER NELERDİR?
Cerrahi işlem sonrası iyileşme sürecinin bir parçası olarak yüzde şişlik ve orta şiddetli ağrı görülebilir. Ameliyat sonrası hastanın dikkat etmesi gerekenler:

.Kanamayı durdurmak için ağıza yerleştirilen tampon 30 dakika sonra çıkarılır,
.İşlemi takip eden 2 saat içerisinde hiçbir şey yiyip içilmemelidir. Sonraki süreçte ise çorba gibi sıvı şeylerle beslenmek gerekir,
.İlk 48 saat içinde sızıntı şeklinde kanama ve ağızda kan tadı görülebilir,
.İşlem sonrası 5 ila 7 gün yüzde şişlik görülebilir. Soğuk kompres uygulaması tavsiye edilir,
.Diş hekiminin önerdiği ilaçlar düzenli olarak kullanılmalıdır,
.İşlemi takip eden 7. günde dikişler aldırılmalı ve doktor kontrolüne gidilmelidir,
.Gömülü dişlerin çekimi Uğurel Ağız ve Diş Polikliniğinde, uzman diş hekimleri tarafından başarıyla uygulanmaktadır.

3. YİRMİ YAŞ DİŞLERİ:
Yirmilik dişler, halk arasında 20 yaş dişleri olarak da adlandırılan, en son çıkan yetişkin dişleridir. Çenenin en arka kısmında yer alan azı dişleri olan 20lik dişler genelde çene yapısına uyum sağlamamaları nedeniyle çoğu bireyde ağrı, apse oluşumu ve rahatsızlıklara yol açar. Bu nedenle birçok yirmilik dişin diş çekimi veya diş ameliyatları ile alınması gerekir. Söz konusu sorunlar yirmilik dişlerin çıkması için çenede yeterli alanın bulunmamasından kaynaklanır. Neden olduğu şiddetli ağrıların yanı sıra çene yapısının bozulmasına ve komşuluğunda bulunan diğer dişlerin sağlığının olumsuz etkilenmesine de yol açabilir. Bu nedenle yirmilik dişlerin çıkmaya başlaması ile birlikte diş hekimlerine danışılarak kontrolden geçilmesinde fayda vardır. Çene yapısı uygun olan bireylerde yirmilik dişlerin çekilmesi gerekmez. Bazı durumlarda ise yirmilik dişler uygun olmayan çene yapısı nedeniyle yanlış açı ile çıktıklarından diş etine gömülü şekilde kalabilir ve dışarıdan bakıldığında görünmeyebilir. Gömülü yirmilik diş olarak adlandırılan bu dişler genellikle yol açtıkları ağrılarla kendisini belli eder. Çene ve diş yapısının olumsuz etkilenmemesi, apse gibi istenmeyen sorunların önlenebilmesi için düzenli olarak diş hekimi muayenesinden geçilmelidir. Düzenli diş muayenesi ile yirmilik dişlerin çıkmaya başlaması ve gelişimi takip edilebilir ve bir olumsuzluk olması halinde ağız ve diş sağlığı zarar görmeden dişler çekilebilir.

20LİK DİŞ NEDİR VE KAÇ TANEDİR?
Diş gelişimi, bebeklikte 6 ay ile 3 yaş arasında tamamlanan altta 10, üstte 10 olmak üzere toplamda 20 adet olan süt dişleri ile başlar. Ardından 9-10 yaşlarından itibaren süt dişleri yavaş yavaş dökülerek yerini yetişkin dişlerine bırakır. Toplamda 32 tane olması gereken yetişkin dişlerinin (ana dişler) 28 tanesi çocukluk ve erken ergenlik döneminde tamamlanmış olur. Kalan 4 adet büyük azı dişi ise alt ve üst çenede en arka kısımda yer alan yirmilik dişlerdir. Adından da anlaşılacağı üzere 20 yaş civarında çıkan bu dişler, genellikle sağlıklı bir şekilde çıkamaz. Gömülü veya yarı gömülü olarak kalabileceği gibi yetersiz alan nedeniyle ağız içi etlerini sıkıştırma, diğer dişlere zarar verme, ağrıya neden olma gibi pek çok olumsuzluğu da beraberinde getirebilir. Çene yapısı uygun olan, yirmilik dişler için büyük azı dişlerinin arkasında yeterli çıkış alanı bulunan bireylerde bu dişler herhangi bir sorun yaratmaz. Bununla birlikte çok arkada, ulaşılması zor bir konumda bulunan yirmilik dişleri ağız ve diş bakımını düzenli olarak yapan bireylerde dahi yeterli olarak temizlenemeyebilir. Bu gibi nedenlerden dolayı yirmilik dişlerin bazı durumlarda çekilmesi veya gömülü olması halinde cerrahi operasyonla alınması gerekebilir.

20LİK DİŞ BELİRTİLERİ NELERDİR?
Diş etlerinde yeterli alan bulabilen ve olması gerektiği gibi çıkan yirmilik dişler sağlıklı bir şekilde gelişir ve herhangi bir rahatsızlık belirtisine yol açmaz. Fakat çoğu bireyin yirmilik dişleri bu alanın olmaması nedeniyle sorun yaratır. Yirmilik dişlerin çıkışı veya gömülü kalması sırasında görülen yaygın belirtiler şunlardır:
Diş ve diş etlerinde ağrı,
Diş eti hassasiyeti,
Çeneye ve kulağa vuran ağrılar,
Lenf bezlerinde şişlikler,
Baş ağrısı,
Ağızda kötü koku,
Çiğneme sırasında ağrı hissetme,
17-25 yaş aralığındaki bireylerde bu gibi semptomların büyük bir kısmı yirmilik dişler ve bu dişlerin yol açtığı komplikasyonlardan kaynaklanır. Dolayısıyla bu şikayetleri yaşayan bireyler diş hekimlerine başvurmalıdır.

GÖMÜLÜ 20LİK DİŞ NASIL ANLAŞILIR?
Yirmilik diş ağrıları ve diğer semptomları gösteren bireylerde yapılan ağız ve diş muayenesinde genellikle bir diş röntgeni çekilir. Bu röntgen tüm dişlerin kökleriyle birlikte kemik yapıları, açıları ve gömülü dişler hakkında net görüntülerin elde edilmesini sağlar. Dışarıdan görünmeyen, yatay olarak çıkmış ya da yarı gömülü olan yirmilik dişler röntgende incelenebilir. Röntgen incelemesi sırasında çekilmesi gereken dişlerin tespit edilmesi halinde bunların sıradan bir diş çekimi şeklinde mi yoksa cerrahi operasyonla mı alınması gerektiği konusunda da karar verilebilir. Bazı gömülü dişler enfeksiyon, kist oluşumu gibi durumlara sebep olabilir. Böyle bir durumun söz konusu olması halinde diş çekimi için randevu verilmeden önce bunlara yönelik ilaç tedavileri uygulanması gerekebilir.

20LİK DİŞ NASIL ÇEKİLİR?
Gömülü, yarı gömülü veya sıkışık dişler çevredeki diş eti dokusunun iltihaplanması (perikoronit), besin birikimine bağlı ağız kokusu ve diş çürükleri, komşu dişlerin kök ve minelerinde doku kaybı (rezorpsiyon) gibi farklı ağız ve diş sorunlarına da yol açabilir. Bu nedenle yarı gömülü ve gömülü dişlerin yanı sıra düzgün açı ile çıkmasına karşın ağızda sıkışıklık yaratan yirmilik dişlerin çekilmesi gerekir. Yirmilik dişin nasıl çekileceği röntgen görüntülerine bakılarak çekilebilir. Doğru açıyla çıkmış olan, sıkışıklık veya çürük gibi sorunlar nedeniyle çekilmesi gereken yirmilik dişler tıpkı diğer diş çekimlerinde olduğu gibi çekilebilir. Bu durumda cerrahi operasyon gerekmez. Fakat sorunlu yirmilik dişlerin çok az bir kısmı bu şekilde çekilebilir. Daha büyük bir kısmı ise yirmilik diş ameliyatı olarak adlandırılan cerrahi girişimler yardımıyla çekilmek zorundadır.

20LİK DİŞ AMELİYATI NASIL YAPILIR?
Yirmilik diş ameliyatının ne şekilde gerçekleştirileceği tamamen dişin röntgen görüntülerinde görülen konumuna göre kararlaştırılır. Yirmilik dişin diş eti içerisinde yer aldığı, diş köklerinin ise çene kemiğinin içinde gömülü halde olduğu durumlarda dişin tek parça halinde çıkarılması genellikle mümkün değildir. Bu durumlarda çekilecek olan yirmilik diş hekim tarafından birkaç parçaya ayrılır ve bu şekilde çekilir. Bir diğer yöntem ise dişin çekilebilmesi için diş etinde kesi açılmasıdır. Açılan bu kesi yardımıyla diş çok daha rahat bir şekilde çekilebilir. Diş çekimi ve bölgenin temizlenmesinin ardından diş etine dikiş atılır. Bu dikişler operasyondan belirli bir süre sonra alınmalıdır. Bu gibi cerrahi işlemler ağız ve çene cerrahlarının uzmanlık alanına girer. Lokal anestezi altında yapılan ameliyatın ne kadar süreceği dişin konumuna ve çekilecek diş sayısına göre farklılık gösterebilir. Yirmilik diş ameliyatı olan bireylerde ameliyat bölgesinde belirli bir süre boyunca kan sızıntısı olması normaldir. Ameliyat bölgesinde pıhtılaşmanın sağlanması için hekimin önerdiği süre boyunca yemek yenmemeli ve su içilmemelidir. Operasyon sonrasında bölgede şişlik oluşabilir, anestezinin etkisinin geçmesi ile birlikte şiddetli ağrılar gelişebilir. Bu durumda hekim tarafından reçetelendirilen ağrı kesicilerin kullanılması fayda sağlar. Dişin çekildiği bölgeye elle veya dille dokunulmamalı, yemek yerken ağzın diğer tarafı kullanılmalıdır. Kanamayı artıracağından ilk 24 saat boyunca sigara kullanımından da kaçınılmalıdır. Şişliklerin dindirilmesi için ise buz kompreslerinden yararlanılabilir.
Eğer siz de 20lik diş ağrılarına benzer sorunlar yaşıyorsanız diş hekiminize başvurarak muayeneden geçebilirsiniz. Sorunlu yirmi yaş dişlerinizin zamanında çekilmesini sağlayarak diğer dişlerinizin zarar görmesini önleyebilir, ağız ve diş sağlığınızı koruyabilirsiniz.